AyYuka Çıktı Ölüm
…
özünü kaybeden insanın
insafsızlığında
tarihin kanlı oyunundan biri daha
oynandı
isyanla yoğrulan öfke can evimizde,
artık yeter
nefretle sürer kaç asırdır,
vahşiliğin tekrarlanması
mavi marmara’da dağlandı titreyen
yüreklerimiz
feriştahı da gelse ağlatamaz
gözlerimizi silahıyla
aynı hava, aynı su, aynı fizyoloji
bizimkisi
aynı içmiyoruz maalesef silahlardan
aynı acıyı
cılız atlarısınız savaş meydanı
yenilgilerinde sizler
siz öfke denizi, dalgaların menzili
dövdüğü yamaçlarda
gece karanlığında gözyaşları döken
sancılı anne feryatlarında
pazar yeri bombardımanları gibi
yüreğimizi yakan karanlığınız
masa başı oyunlarında öpücüğün
anlamı ne?
hüzün gölü ırmak, ölümün sessizliği
üzerinde
geceyi zincirleyen çığlık ancak o
kadar kan kusar
kavgalara şahit Orta Doğu, zindan
yeri çocuklarla dahi
gökyüzü siyah deniz, soğuk yüz
gülümsemelerinde artık
bedenimizde hicran yaşları dingin,
içimizde gönül erinci
kuytularınızda çamur besleyen sizi
siyonist efendiler
silahların gölgesinde tartaklanır
ömür gerçeğimiz
aynı insanız, beden yürek ve vicdan
terazisinde
yüzümüzün işkencesi, okşayan
tırnaklarınızda
ne çok acı duyduk sıkılmış
yumruklarınızda
kiri taşıyan sırtlarınız cinneti de
taşımakta
nefretle indiğiniz gecede ibreti
alem ölüm
ateş edebildiniz kan bürümüş
gözlerinizle
domuz sürüleri gibi şehitlerimizin
tepesinde
ucucuna tutunacak acıda bir
nefeslik gerçeğiz
ah! şafağımızı kişneyerek uyandıran
demir kuş
hüznün imamesine sizden bir çentik
daha düşeriz
…
hadi gidin şimdi utançlarınızla,
gömün cinnetlerinizi
İlkay coşkun
25.08.2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder