Kudüs’e
serçe mütevazılığında, güvercin edasında
sınır tanımayan kaç kuş geçti üzerimizden sokaklarına çocukların haram olduğu günde
hangi yaraya pansuman hangi sızıya çare bulundu
sınır tanımayan yeryüzü doktorlarından öte
dün ebabillerin taş fırlatması şahidimizken
ne çok medet umar olduk bu günlerimizden
karıncanın su taşımasından, kelebeklerin ömründen
saflarımızı sıklaştırmaya başladık neyse
duvarlarda ‘defol
İsrail’ yazılarından sonra
asırlık uykularımızdan uyanmışken
sığınaklara yol, sokaklarda acıya direngeç olduk çocuk olduk genç olduk büyüdük her birimiz
ve Selahaddin’ler serpildi duvar kenarlarında
güvercinlerin sokaklarımıza konduğu günde
ağlasınlar duvarlarında, Matza doyurmuyor
karınlarını
umutları diriltip harekete geçtiğimiz ilkbaharda güneşin yatık açısı gölgelerini büyüttü çocuklarımızın
küfürsüz duvar yazılarının yanı başında
güvercinlerin sokaklarımıza konduğu zamanda
Mekke’nin fetih sabahı güneşiyle uyandık
burçlarına özgür güvercinler konsun Aksa’nın adına ebabil de, Selahaddin de, sapan de, taş de
yeter ki Çin Seddi misali uzun olsun firavun korkuları
Siyonist’e alçaktan uçuşlarımızı göster artık Allah’ım
İlkay Coşkun
Sayı 54, Nisan-Mayıs-Haziran 2019
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder