10 Aralık 2019 Salı

Kültür Çağlayanı Dergisi Hakkında – İlkay Coşkun

Kültür Çağlayanı Edebiyat ve Halkbilimi Dergisi Hakkında
İlkay Coşkun (Aralık 2019)

Sanatın, edebiyatın çevresinde kozalanmış, bir araya gelmiş güzel insanları bulmak ve sayfalarında misafir etmek dergiciliğin en güzel taraflarından biri olsa gerek. Okuyan, yazan ve düşünen insanın en önemli dostlarından biridir dergiler. Yeni şair ve yazarlar filizlendirir. ‘Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz’ diyen Uğur Mumcu sözündeki mayadır dergiler. Sanat ve kültür adamlarının farklı bir şekilde bilinçlenmesine vesile olan mekânlardır dergiler. Edebi ürünleri, dilin, sanatın süzgecinden geçirip, unutmayı engeller dergiler. Faruk Nafiz Çamlıbel’in ‘Yalnız senin gezdiğin bahçede açmaz çiçek/ Bizim diyarımız da binbir baharı saklar’ dediği gibi hepsi birer bahçedir dergiler. ‘Biz bağıracağız, birileri hiç duymayacak/ Hep aynı hikâyeleri duyanlara selam olsun’ diyen İsmet Özel sözündeki gibi çabadır, emektir dergiler. Dostluğa, kardeşliğe, birliğe bütünlüğe araçtır dergiler.

Kültür Çağlayanı, Kasım Aralık 2019’da 59. sayıya ulaşan, on yaşına girmiş olan bir dergi. Hayrettin İvgin Bey’in öncülüğünde çıkan dergi, halkbilimi, halk edebiyatı ürünlerine yer vermesi ile bu alanda önemli bir boşluğu doldurmaktadır. Dergide, Hayrettin İvgin, Nail Tan, Saim Sakaoğlu, Abdullah Satoğlu, Osman Baş, Tuncer Gülensoy, Abdullah Demirci, Songül Dündar, Doğan Kaya gibi birçok ismi yazılarıyla, şiirleriyle son sayılarda daha çok görmek mümkün. Kültür Çağlayanı dergisi hakemli bir dergi olmamasına rağmen birçok akademisyen yazara kapılarını açmakta ve ürünlerine yer vermekte.  Bu arada iki sene önce aramızdan ayrılan dergi de büyük emekleri olan Şair Erhan İvgin’e Allah’dan rahmet diliyorum.

Ankara merkezli dergi olmasına rağmen güzel ülkemizin dört bir tarafından yazılarla ve şiirlerle buluşmaktayız. Başka bir taraftan dergide emekleri olan başta Hayrettin İvgin hocam olmak üzere Türkî devletlerle kurdukları sıcak ilişkiler, ortak sempozyumlar, akademik kültürel çalışmalar Kültür Çağlayanı dergisine taşınarak güzel, aynı zamanda edebiyat alanında farklı bir birliktelik oluşturulduğunu görmekteyiz. Azerbaycan, Kırgızistan, Türkmenistan başta olmak üzere Türkî cumhuriyetlerindeki edebi, kültürel, sanatsal çalışmalara yer verilmesi aramızdaki bağı kuvvetlendirmektedir. Bu bağlamda da Kültür Çağlayanı dergisi önemli bir görev üslendiği görülüyor.

Derginin bünyesinde hep batıya öykünen aydınlarımızdan daha çok, cevheri öz kültürümüzde arayan kalemler çoğunlukta.  Belki de batıdan çok doğuya yönü dönük bir dergi hüviyetini taşıyor. Bunu yaparken özellikle edebiyatta olması gereken sağ-sol ayırımı yapmadan her kesimden, her düşünceden yazılara ve şiirlere kapılar açılmış. Halkımızı ulus, millet yapan tarihimize, kültürümüze yönelik ürünlere kapılarını sonuna kadar açmakta. Ayrıca benlik duygusundan uzak mütevazı bir şekilde yayın hayatını sürdürmektedir. Dergi kapaklarında ressamların, fotoğraf sanatçılarının sanatsal ürünlerine yer verilmesi dergiye ayrı bir güzellik katmakta.

Yıllardır takip ettiğim Kültür Çağlayanı dergisiyle il halk kütüphaneleri süreli yayınlar bölümünde karşılaşmak, dergi içeriğini en az yüzde doksanını keyif alarak okumak ayrı bir güzellik benim için. ‘Zekânın tavırlarını efendileştirmek için okumak zorundayız’ diyen Cemil Meriç sözündeki gibi okumak için dergiler var. Şairler, yazarlar için dergiler var. İyi ki Kültür Çağlayanı var. İyi okumalar.

İlkay Coşkun
05.12.2019

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder